Prendimi L’Anima (2002): Sabina Spielrein’in Hikayesi

Prendimi_lanimaSigmund Freud’un çalışmalarından şekillenen psikanaliz kavramı, hastanın zihinsel aktivitelerinin açıklanmasında bilinç dışı etkenleri inceleyen ve sayısız tedavi yöntemi içeren önemli bir kuram ve bu kuramın geliştiricileri başta Freud olmak üzere Carl Gustav Jung ve Sabina Spielrein’in hayat hikayeleri de dikkate değer. Psikoanaliz deyince akla gelen üç ismin; Freud, Jung ve Spielrein’in ortak hikayesini yakın zamanda David Cronenberg’in “A Dangerous Method” filminde izlemiştik. İtalyan yönetmen Roberto Faenza ise 2002 yapımı bu filmde daha çok Jung ile Spielrein arasındaki tutkulu hikayeye ve Spielrein’in psikanalizin ortaya çıkış sürecindeki pozisyonuna değiniyor, Freud ise Continue reading

Advertisement

Sinemaya Yamuk Bakmak: Zizek Bize Ne Anlatmaya Çalışıyor?

Sinemaya-Yamuk-BakmakSlavoj Zizek; Walter Benjamin’den aldığı argümanla “teorik açıdan verimli ve yıkıcı bir işlem olarak bir kültürün en yüksek tinsel ürünlerini, aynı kültürün sıradan, bayağı, dünyevi ürünleriyle birlikte okumayı” [1] deneyerek  popüler kültür metinlerini Hegel, Kant, Marx, Freud ve Lacan gibi filozofların teori ve kavramları ile açıklamaya çalışmaktadır. Zizek’e göre sinema ideolojinin operasyonlarını tahlil edip eleştirmede bir nevi alet edavat çantası vazifesi [2] görmektedir. Sinema Zizek için bir psikologun koltuğu gibidir. İnsanlar o koltukta dertlerini, hikayelerini ve fantezilerini anlatıyorlar. Lacan’dan aldığı kavramlarla psikolog koltuğunda oturan Zizek ise kendine has yöntemlerle mevcut ideolojiyi ve dünyayı anlamaya ve anlatmaya çalışıyor. Continue reading

Psycho (1960): Freud ve Zizek’in Hitchcock İle İmtihanı

PsychoAlfred Hitchcock tarafından çekilen 1960 yapımı korku ve gerilim filmi olan Psycho’nun Türkiye’de gösterime giriş yılı 1965. Film, temel olarak bir emlakçıda çalışan sekreter Marion Crane (Janet Leigh) ve yalnız yaşayan motel sahibi Norman Bates (Anthony Perkins) arasındaki karşılaşmayı anlatıyor. Marion ve farklı bir şehirde yaşayan sevgilisinin evlenmelerinin önündeki tek engel yeterince paralarının olmayışıdır. Bu yüzden Marion’ın patronunun kendisine emanet ettiği 40 bin doları alıp kaçmak için bir saniye bile düşünmesine gerek olmaz. Sevgilisine giden yoldaki amatör fakat kararlı hali ve polisin takibe aldığı Marion’ın her an yakalanabileceği ihtimali görünür hale getirilerek, Continue reading