Palo Alto (2014): Kızından Sonra Şimdi de Torunu!

palo-alto  Francis Ford Coppola’nın kızından sonra bu sefer de torunu sinema aleminde yönetmen olarak karşımıza çıkıyor! Gia Coppola, ünlü oyuncu James Franco’nun yazdığı ‘Palo Alto Stories’ kitabının uyarlandığı filmin hem senaristi hem de yönetmeni. Düşük bütçeli film başta James Franco, Emma Roberts olmak üzere Val Kilmer’in oğlu Jack Kilmer ve küçük bir rolde de olsa Val Kilmer gibi tanıdık oyuncularla dolu. Palo Alto yerleşim bölgesinde yaşayan bir grup gencin büyüme hikayelerine odaklanan film, karakterlerin ortak bir arkadaşlık bağı olmasına rağmen kendi hikayelerini anlatmasına olanak sağlıyor. Yönetmen Coppola, teyzesi Sofia Coppola’nın çizgisine benzer bir yönetmenlik anlayışıyla ve benzer donuk pastel renkleri tercih etmesiyle Continue reading

Advertisement

The Bling Ring (2013): Coppola’nın Kredisi Ne Zaman Tükenecek?

The-Bling-RingSofia Coppola Marie Antoinette ve Somewhere‘de olduğu gibi The Bling Ring filminde de tanıtımlarla önce umutlandırıp sonra hayal kırıklığı yaratıyor. Aslında bu filmle ilgili söylenecek tek şey bu. Lost in Translation ile ağzımıza bir parmak bal çalıp, acaba yeni bir Coppola efsanesi mi doğuyor diye sordurtan Sofia Coppola, ardından gelen filmlerle birlikte kendisine has bir tarzı olduğunu kanıtlasa da, bu tarzın çok da yetenek vaat eden bir yanı olmadığı açık. Asıl soru babası Francis Ford Coppola’dan aldığı destek ve Lost in Translation gibi kült bir filmden sonra değişik renk oyunlarıyla ve hikayeye uyum sağlayan canlı direktifleriyle bağımsız film sektöründe yeni bir soluk olacakmış hissi veren yönetmenin kredilerini ne zaman tüketeceği ve yönetmen olarak abartı bir kamuoyu itibarının var Continue reading

Come and See (1985): Savaş Çığırtkanları İçin Panzehir Niyetine

Come-and-SeeElem Klimov’un ‘85 yapımı filmi Come and See, tüm zamanların en iyi savaş filmlerinden biri ama nedense savaş filmi denince akla ilk Full Metal Jacket, Schindler’s List, Saving Private Ryan, Apocalypse Now falan gelir. Bunun muhtemelen en büyük sebebi Elem Klimov’un Hollywood stüdyolarından uzakta Rusya’da çalışması ama belki de Klimov, bu kadar iyi bir film yapabilmesini de aynı sebebe borçludur.

Come and See 2. Dünya Savaşı sırasında Belarus’ta yaşananlara odaklanan bir film ve konuya yaklaşımı sayesinde diğer 2. Dünya Savaşı filmlerinden çok ayrı bir yerde duruyor. Bundaki en büyük pay yönetmene ait. Klimov alışılmışın dışında bir cesaretle yapmış filmini. Vahşeti böylesine doğrudan bir biçimde Continue reading

Vizyona Girenler (22 Mart): Her Türden Film Bulunması Programın En Büyük Avantajı

Bu hafta ikisi yerli, toplam altı film vizyona giriyor. Komediden belgesele, fantastikten maceraya kadar farklı türlerden filmlerin seyirciyle buluşacağı program, haftalardır Kelebeğin Rüyası‘nın hakimiyeti altındaki sinema salonlarına mutlaka hareketlilik getirecektir ama yine de Kelebeğin Rüyası haftalık seyirci sıralamasında birincilikteki yerini bu hafta da bırakmayacak gibi görünüyor. Continue reading