Yekta Kopan: “Yurttaş Kane Filmi Bana Bir Roman Yazdırdı”

YEKTA KOPAN
Röportaj: Kürşat Saygılı, Fırat Çakkalkurt
Deşifre: 
Erol Demiray

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

İlk izlediğim filmi hatırlayamam açıkçası; ismiyle, cismiyle o filmi hatırlamam mümkün değil ama TRT’nin 70’li yıllarda yayınlanan filmlerini gayet iyi hatırlıyorum. Siyah-beyaz kovboy filmleri, John Ford’lar, John Wayne’in başrolde oynadığı filmler, Sterling Hayden’ın başrolde oynadığı filmler… Bir yandan da şöyle güzel bir şey vardı, şimdi dönüp bakıyorum da o zamanlar -özellikle Amerikan sinemasından- bir takım klasiklerle yetinmiyorduk. Ben çok erken yaşta, hatta ergenliğimin daha öncesinde, TRT’de Continue reading

Advertisement

Esra Yalazan: “Sinema Hayattan Kopuk Bir Sanat Değil Bence”

Esra_Yalazan_Roportaj
Röportaj: Berna Stera DeğirmenKürşat Saygılı
Deşifre: 
Berna Stera Değirmen, Fatih DeğirmenKürşat Saygılı

Bir film seçerken neye dikkat edersiniz?

Yönetmenden ziyade hikâye ilgimi çeker. Fantastik ve korku türlerini pek sevmem. Genel olarak bilim-kurguyu da tercih etmesem de hikâyesi beni çekiyorsa izlerim. Örneğin Stalker filmi bilim-kurgu gibi algılansa da felsefi bir alt yapıdan beslendiği için iyi bir anlatı kurar. Genel olarak epik anlatımı seviyorum. Ayrıca benim için popüler sinema ve sanat sineması diye iki farklı kategori yok.  Benim için önemli olan hikâyenin nasıl ele alındığı ve seyirciyle kurduğu ilişkidir. Continue reading

Kemal Varol: “Hayatta Olsaydı Dostoyevski de Severdi Masumiyeti”

Kemal_Varol_roportaj
Röportaj: Fırat Çakkalkurt

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

Bir kasabada doğup büyüdüm. İlk izlediğim film galiba bir çizgi filmdi. Mahallemizde her evde televizyon yoktu o zaman. Bizim de yoktu. Lisede hademe olarak çalışan Ahmet Amca’ların televizyonu vardı bir tek. Önüne hafif renkli göstersin diye yeşil bir cam konan siyah beyaz bir televizyon. Saat iki gibi açılan televizyonun karşısına geçip orada mahallenin tüm çocukları çizgi film izlerdik. Galiba, sonraları mahallenin ilk renkli televizyonunu biz aldık. Bir gün okuldan eve gelince odadaki yeni televizyonumuzu gördüm. Cüneyt Arkın’ın bir filmi oynuyordu televizyonda. Şimdi adını hatırlamam güç. Zaten o renkli televizyonunun kendisiyle karşılaşma anı başlı başına bir filmdi. Continue reading

Murat Gülsoy: “Sinema, Hikaye Anlatmanın Ötesinde Bir Dünya Kurmalı.”

Murat_Gulsoy_roportaj
Röportaj: Teksin BegeçKürşat Saygılı, Fırat Çakkalkurt
Deşifre: 
Fırat Çakkalkurt

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

Çocuk sinemasına götürüldüğümü hatırlıyorum. Site Sineması vardı Osmanbey’de; hala var sanırım. Orada pazar sabahları saat 10’da çocuklar için Walt Disney’in çizgi filmleri gösterilirdi. O zamanlar televizyon yoktu tabii; 70’lerin başından bahsediyorum. Dedem beni alır, onlara götürürdü. Bazı akşamlar annem ve babamla birlikte yetişkin filmlerine de giderdim ama çok küçük olduğum için o filmlerin neler olduğu aklımda yer etmemiş. İlk seyrettiğim filmin ismini istiyorsanız onu vermem zor, ama büyük bir salonda ve dev perdedeki ilk sinema deneyimimin bu çocuk filmleri olduğunu söyleyebilirim. Continue reading

Aistė Diržiūtė: “Kendimi Kariyerinin Başlangıcındaki Fanny Brice Gibi Hissediyorum.”

Aiste-Dirziute-roportaj
Röportaj: Erol Demiray
*İngilizce gerçekleştirilmiş ve Türkçeye çevrilmiştir.

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

Aklıma ilk gelen “Rocky“.

Sinema deyince aklınıza gelen ilk şey nedir?

Işıltılı baloncuklar ve Glenn Miller Orkestrası’nın swing melodisi. Hollywood’un Altın Çağı konusunda biraz duygusalım. Continue reading

Korhan Gümüş: “Emek Sineması Projesi, Bir Fakirleştirme Projesidir.”

Korhan_Gumus_Roportaj
Röportaj: Kürşat Saygılı, Fırat Çakkalkurt
Deşifre: Teksin Begeç, Besna Ağın

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

İlkokuldayken yazlık sinemalar vardı. Şimdi çok iyi aklımda kalan, beni etkileyen filmler var; Spartaküs, Ben-Hur gibi ilkokulda izlediğim filmler. Ben çok küçükken onlara gidip büyülenirdim. O büyük prodüksiyonlar, yani bu Holywood’un yaptığı tarih filmleri beni çok etkilemişti. Onları çok iyi hatırlıyorum; aklımda baya yer etti o filmler. Kalamış’ta, sahil sinemasında siyah-beyaz filmleri, özellikle İtalyan filmlerini izlediğimi hatırlıyorum. Sinematek’i hatırlıyorum mesela, okuldan hocalarla giderdik.Bisiklet Hırsızları filmini izlediğimi çok net hatırlıyorum. Continue reading

Anjelika Akbar: “Tarkovski’nin Ayna’sını Seyrederken Sinema Salonunda Baygınlık Geçirdim.”

Anjelika_Akbar_roportaj
Röportaj: Fırat Çakkalkurt

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz? 

Evet, sinemada seyrettiğim ilk film Adını Hatırla / Помни имя своё’di. Kazakistan‘da sanırım dört yaşındaydım bu filmi seyrettiğimde. Tabii o zamana kadar TV’de de birçok film izlemiştim. Onlar arasında da çok sevdiğim filmler vardı. Mesela o zamanlar en sevdiğim film İki Kaptan / Два Капитана’dı. Continue reading

Hakan Bıçakçı: “Korku Sinemasının Büyük Bölümü Son Derece Muhafazakâr.”

Hakan-Bicakci-roportaj
Röportaj: Kürşat Saygılı, Fırat Çakkalkurt
Deşifre: Esra Özkan

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

İlk izlediğim filmi hatırlamıyorum ama sinemada ilk izlediğim filmi hatırlıyorum. Çizgi filmine bayıldığım He-Man’in filmi gelmişti. Anadolu yakasında bir salonda, annemle gitmiştik. Fena halde uyduruk bir filmdi aslında. Sonradan tekrar karşılaştığımda piyes gibi bir şey olduğunu görmüştüm ama bildiğim bir çizgi filmin film versiyonunu sinema perdesinde izlemek çok etkileyici gelmişti bana o zamanlar. Sonuçta hâlâ hatırlıyorum. Continue reading

Ece Temelkuran: “Sinema Deliliktir.”

Ece_Temelkuran_roportaj
Röportaj: Fırat Çakkalkurt, Kürşat Saygılı
Deşifre: Burç Karabulut, Demet Öztürk

İlk izlediğiniz filmi hatırlıyor musunuz?

Evet. Ankara’da Küçük Lord’u izlemiştim. Öyle bir çocuk filmi vardı; siz yoktunuz o zamanlar. Anneannemle gitmiştim ve sinemaya ilk girdiğim an hissettiklerimi hatırlıyorum. Çok büyük gelmişti salon bana. Ankara’da o kadar büyük hangi sinema olabilir ki? Akün müydü acaba? Sanırım Akün’dü. Hatırladığım görüntüyü bildiğim Anakara sinemalarıyla karşılaştırdığımda, Akün olması muhtemel. Filmden ve salondan aklımda kalan ilk şey büyüklük; daha sonra hayret hissi ve bordo perdeler. Continue reading

Yılmaz Güney Röportajı

Yilmaz-Guney-Roportaji

* Chris Kutschera tarafından yapılan bu röportaj Ortadoğu Dergisi’nin (The Middle East) Ocak 1983 tarihli sayısında yayınlanmış ve Devrim Kılıç tarafından İngilizce’den çevrilmiştir.

Paris’in kuzeyinde küçük bir köyde yer alan eski bir manastır birden bire Türkiye’nin bir parka yansıması oldu. Ana giriş kapısının hemen üstünde Meryem Ana heykeline yukarıdan bakan bir yere Türkçe bir yazı yazılmış; “… Merkez Cezaevi”. Mustafa Kemal’ün Türkiye’sini öven yazılar yazılmış her yere, örneğin; “Ne mutlu Türküm diyene!” Continue reading