Türk Sinemasında Bir Anlatı Ögesi Olarak Mutfak ve Sofra Kültürü

Giriş

Orta Asya’nın göçebe yaşantısının ardından yerleşik düzene geçilmesi, bolluk ve bereketin simgesi ve bilinen en eski tanrıça olan Kibele’nin doğduğu Anadolu’ya göç edilmesi ve burada farklı medeniyetlerle karışılması, yıkılan her devletin ardından kurulan yenilerinin mevcut kültürü sahiplenerek geliştirmeye devam etmesi ve günümüze yaklaştıkça küreselleşmenin de etkisiyle, Türk mutfağı bugün oldukça zengin ve incelenmeye değer bir kültür olma özelliğindedir. Bu bakımdan Türk mutfağının temellerini, tarihsel birikim ve çeşitlilik, coğrafyanın ve mevsimlerin zenginliği ve değişikliği, denizlerin ve göllerin çeşitliliği ve buna bağlı ürünlerin oluşturduğu söylenebilir. (Araz, 1999: 18)

Türk mutfağının dayandığı bu çeşitlilik ile ilgili olarak Selçuk Erez’in İstanbul Nerededir, Orada Kimler Yaşar adlı kitabından Deniz Gürsoy şöyle aktarıyor: “Asyalı ecdadınız, burada buldukları insanlarla evlendiler ve Rumuyla, Arabıyla, Ermenisiyle, Yahudisiyle, Çerkeziyle, Haçlı seferleriyle gelenlerle karışa karışa siz oluştunuz! Hoş, ecdadınızın burada bulup karıştıkları da saf kan Kürt, saf kan Çerkez, Rum vs. değillerdi. Onlar da binlerce kavmin karışımının güzel ürünleriydiler… Asurlular, Babilliler, Fenikeliler, Galatlar, daha kimler yoktu ki bu karışımda.” (Gürsoy, 2004: 92; Gürsoy, 2004: 93)… Zengin Mutfağı filmi eleştirisi

 

Advertisement

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s