Film kritiği yaparken o filmi pek çok yöntemle ele almak mümkündür; kısa bir tavsiye yazısı şeklinde ya da derin teknik bir incelemeyle, o dönemin koşulları altında toplumbilimsel bir değerlendirme yaparak ya da auteurist bir yaklaşımla film hakkında çıkarımlarda bulunarak… Ama bazı filmler de vardır ki hakkında sadece ‘fanboy’ yazıları yazmak, film kritiği kurallarının dışına çıkmak, övmek ve daha çok övmek istersiniz. Bu illa ki sadece mükemmele yakın filmler için de geçerli değildir, bir yazar için olmaması gereken ‘bence’lerin yığınla etrafını saran vasat bir film için de olabilir. Jean-Marc Vallee imzalı 2011 yapımı Cafe de Flore objektif bir gözden bakıldığında vasatın da üstünde, seyri keyifli, ilginç bir Continue reading