Birinci Dünya Savaşı sonunda Alman dışavurumculuğunun biçimsel özellikleri ön plana çıkarma üzerine kurgulanan sinema anlayışının teorik alt yapısının Sovyet Rusya’da karşılık bulması ve sinemada biçimci geleneğin yetkin kuramlarının ortaya çıkmasıyla sinemada biçimcilik geçerli bir kuram haline geldi. Bu kuram İkinci Dünya Savaşı sonuna kadar etkinliğini sürdürdü. Savaşın etkilerinin, sinema anlatısında yer etmeye başlaması da İtalya’da Yeni Gerçekçi sinemanın doğuşuna yol açtı. Fakat bu sinemanın teorik alt yapısı oluşturulmamıştı. Sadece belli başlı yönetmenlerin elinden çıkan filmlerle etkinliğini sürdürdü. Yeni Gerçekçi filmler genelde uzun çekimler ve sıradan insanların Continue reading